Adana Barosu Başkanı Volkan Böke, yeni adli yılın adil, öngörülebilir ve bağımsız bir yargı ile demokratik, laik ve insan haklarına saygılı bir hukuk devleti olarak cumhuriyetin kazanımlarının korunduğu bir yıl olmasını diledi. Yeni adli yılın başlamasını nedeniyle Adana Barosu tarafından Atatürk Parkı’ndaki Atatürk Anıtı’na çelenk sunuldu, saygı duruşunda bulunuldu.
Burada bir konuşma yapan Böke, Adana Barosu’nun artık sadece cılız açıklamalar yapan değil, ülke gündeminde ses getirecek işler yaparak öncü baro olma kimliğini yeniden kazandığını ifade ederek, “Adana Barosu her türlü vesayetin etkisinden kurtulmuştur” dedi.
İsim vermese de bu sözler eski Başkan Av. Semih Gökayaz’a yönelik olarak değerlendirildi. Bilindiği gibi eski yönetim ve Gökayaz CHP’li BŞB Başkanı Zeydan Karalar’ın arka bahçesi olarak yorumlanıyordu.
“ADANA BAROSU HER TÜRLÜ SİYASİ VESAYETİN ETKİSİNDEN KURTULMUŞTUR”
Adana Barosu’na ait basın açıklamasını okuyan Başkan Av. Böke, “Geçtiğimiz bu kısa dönemde ülke gündeminin yoğunluğu, kendimizi ifade etme fırsatı yaratmıştır. Bu çalışmalar nezdinde, açık yüreklilikle söyleyebilirim ki Adana Barosu her türlü siyasi vesayetin etkisinden kurtulmuştur ve bundan sonra da böyle olacaktır. Adana Barosu yaptığı çalışmalarla kent düzleminde saygın ve etkin bir yapıya dönüştürülmüştür. Baromuz sadece cılız açıklamalar yapan değil, ülke gündeminde ses getirecek işler yaparak öncü baro olma kimliğini yeniden kazanmıştır.” dedi.
Av. Böke, konuşmasının devamında göreve geldiği günden bu yana yönetim olarak yaptıkları projelerden söz ederek avukatlar için yılmadan çalıştıklarına ve çalışmaya devam edeceklerine vurgu yaptı.
Barolar tarafından hazırlanan ortak bildiriyi okuyan Böke, bir hukuk devletinin ancak bağımsız bir yargı ve özgür bir savunma makamıyla var olabileceğine vurgu yaptı. Bugün ise yargının bağımsızlığının zedelendiği, savunmanın sistematik baskı altına alınmaya çalışıldığı bir tabloyla karşı karşıya olduklarını belirten Böke, “Yürütmenin yargı süreçlerine doğrudan müdahalesi, mahkeme kararlarının uygulanmaması ve keyfi tutuklama pratikleri yurttaşların hukuka ve adalete olan güvenini derinden sarsmaktadır” şeklinde konuştu.