Astronomik Zamma Genel Merkez El Attı

Seyhan ve Çukurova Belediyeleri’nde geçmiş dönem belediye başkanlarının işçilere seçim rüşveti niteliğinde verdiği zam, yerel sendikalar ve CHP’li yeni belediye yönetimleri arasında krize yol açtı.

Türkiye genelindeki yerel yönetimlerle kıyaslandığında 65 bin liraları bulan maaş artışını, hükümetin silkeleme operasyonunu da (gelirlerden yüzde 40 kesinti) dikkate alarak fazla bulan Başkanlar Oya Tekin ve Emrah Kozay’a genel merkezden çağrı geldi.

CHP Genel Merkezi, bir genel başkan yardımcısını belediye başkanları ve sendikalar arasında köprü vazifesi yapmak üzere görevlendirdi. Devam eden görüşmelerde sonucunda ortak bir noktada buluşma hedefleniyor.

Konuşulan formüller arasında ”Bir miktar zam uygulansın, ama ödenecek miktardaki maaşlar ödensin geri kalanı sadece tahakkuk ettirirsin” yer alıyor.

Bilindiği gibi CHP’li belediyelerin işçilere 37-42 bin lira bandında ücret veriyor.

Editörümüz Ali Pekmezci’nin 3 Şubat 2025 tarihli konuya dair yazısı:

“CHP’li Seyhan ve Çukurova ilçe belediyeleri, AKP’nin ekmeğine yağ sürecek bir ‘sendikal kıskaca’ girdi. Orta yol bulunamadığı takdirde her iki belediyede toplam 1400’e yakın çalışan ekmeğinden olacak.

Seyhan ve Çukurova belediyelerini bugünlere getiren süreç 31 Mart 2024’de CHP’nin aday göstermediği Akif Akay ve Soner Çetin’in ‘sendikal seçim rüşveti’ ile başladı. Farklı partiden aday olup seçimi kazanma uğruna belediye işçilerini yanına çekmeye çalışan iki eski başkan, bugünlerdeki krize sebebiyet verdi.

Bol keseden zam yaptılar.

Bu yüzden,

Ortada bir sendikal kazanım yoktu; tersine seçim rüşveti söz konusu idi.

Kızmaca yok çünkü gerçek bu!

Çünkü Genel-İş ve diğer sendikaların da yetkili olduğu Türkiye genelindeki belediyelerde işçi ücretleri 36-42 bin TL aralığında.

Şimdi de Akay ve Çetin’in ulufe dağıtır gibi verdiği zamların uygulanması halinde işçi ücretleri 60 bin lirayı aşacak.

Yani Türkiye ortalamasının yüzde 50 üzerinde olacak! Fazlası var azı yok.

SEYHAN’DA DURUM

Geçtiğimiz hafta müteahhit alacakları sebebiyle haciz işlemi ile karşı karşıya kalan Seyhan Belediyesi’nde Başkan Oya Tekin, bunun nedenini mali disiplinin bozulması olarak gösterdi.

Oya Tekin “2025 yılında Seyhan Belediyesinin bütçe gelirleri İlbank payı ve diğer tüm öz gelirleri dahil olmak üzere 3,8 milyar TL civarında gerçekleşmesi tahmin edilmekte. Toplu iş sözleşmesi uyarınca yapılması gereken ücret artışının uygulanması halinde 2025 yılı tüm personel harcamaları 3,6 milyar TL’ye yani toplam gelirin yüzde 94 lük kısmına ulaşmakta ve belediye hizmet veremiyecek duruma girmekte.

Bu durumun sonucu olarak, uzlaşma sağlanamadığı taktirde yaklaşık 834 çalışanın işten çıkarılmasına sebep olacak.” uyarısında bulundu.

Bu uyarının muhatabı işçiler değil bizzat Genel-İş Sendikası idi.

ÇUKUROVA’DA DURUM

Çukurova Belediyesi’nde durum daha da vahim. Bugüne kadar bir tek işçi dahi çıkarılmayan Çukurova’da, toplu iş sözleşmesi konusunda sendikanın ayak diretmesi halinde 500 civarında işçinin ekmeğinden olması söz konusu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısından sonra her iki belediyenin İller Bankası payının yüzde 40’ı düzenli olarak kesiliyor. Seyhan‘ın yüzde 25 bütçesine sahip olan Çukurova Belediyesi’ne aylık gelen para 75 milyon lira civarında olup, ‘sendikal seçim rüşveti zammın’ uygulanması halinde bu para işçi maaşlarına bile yetmeyecek.

Çukurova Belediyesi‘ndeki işçilerin nabzını yoklayan Başkan Emrah Kozay, “Masabaşı çalışanlarına 41 bin 300, sahada çalışanlara 45 bin TL maaş öngördük. İşçi arkadaşlarımız sıcak bakıyor. Ancak sendikanın tutumu ilçe halkına hizmet vermemizi engelleyecek nitelikte. Türkiye ortalamasını bulan bu rakamlara neden sıcak bakmadıklarına inanın biz de şaşırıyoruz. Akıl tutulması gibi bir şey” yorumunda bulundu.

GENEL-İŞ’TEN VUR ABALIYA

Buna karşın iki belediyede yetkili olan Genel-İş Sendikası katı ve acımasız bir tavır izliyor.

Yeni belediye başkanlarını beklemeksizin etik olmayan bir şekilde Akif Akay ve Soner Çetin ile toplu iş sözleşmesi imzalayan Genel-İş, CHP’li belediyelere gösterdiği bu sertliği AKP iktidarına gösterebilir miydi?

Üstelik hiçbir arkadaşlarının işten çıkartılmasını istemeyen işçiler teklif edilen rakamlara sıcak bakarken..

Sendikanın bu şekilde inat etmesinin mağdurları kuşkusuz emekçiler, aradan bir yıl geçmiş olmasına rağmen hizmet bekleyen vatandaşlar ve CHP olacak.

Benden hatırlatması.

Akıl var izan var; şimdi uzlaşma zamanı değil de nedir!”