ASKİ’DEKİ BU DÜZEN KİMİN DÜZENİ?

Adana’da artık fısıltıyla konuşulan bir şey kalmadı.
ASKİ’de konuşulanlar kulis değil, aleni bir sistem iddiasıdır.
Ve bu iddialar öyle sıradan değil;
kamu ihalesi üzerinden kurulan bir düzeni işaret ediyor.
İHALE DEĞİL, SENARYO
İddialar son derece net, açık ve ağır:İhale açılıyor
Kimin alacağı baştan biliniyor.
Alan firmaya mesaj veriliyor:
“İşi sen yapmayacaksın.”
“Faturanı kes, komisyonunu al, kenara çekil”
Sahaya başka taşeronlar iniyor.
Bu tabloya ne denir?
Rekabet mi? Şeffaflık mı?
Yoksa adrese teslim, kontrollü bir paylaşım mı?
ASKİ’NİN ‘KAPLAN’I KİME GÜVENİYOR?
Kurum içinde “ASKİ’nin Kaplan’ı” olarak anılan ismin, ihaleyi alan firmalar üzerinde baskı kurduğu,
ses çıkaranların ise bir daha iş alamayacağı imasıyla susturulduğu iddia ediliyor.
Bu kadar rahat konuşuluyorsa, şu soru kaçınılmazdır:Bu cesaret nereden geliyor?
Bir bürokrat, bir yönetici ya da bir yetkili; arkasında bir güç olmadan bu düzeni kurabilir mi?
ASFALT İHALESİ VE ‘ÜÇ KURUŞ’ GERÇEĞİ
Kulislerde anlatılan asfalt ihalesi, sistemin fotoğrafı gibi.
İddiaya göre:
İhaleyi alan müteahhit büyük kazancı elinin tersiyle itiyor.
Sebep basit:
“Zeydan Karalar’ın hatırı var.”
BU SESSİZLİK MASUM DEĞİL
İddiaların ucu yalnızca bir kişiye değil,
kurum içindeki başka odalara, başka masalara, başka ‘Yıldız’lara kadar uzanıyorsa…
Artık mesele bireysel değil, kurumsal bir körlük meselesidir.
ZEYDAN KARALAR GERÇEKTEN BİLMİYOR MU?
Bu noktada tek soru kalıyor:
Başkan bilmiyor mu?
Yoksa biliyor ama duymamayı mı seçiyor?
Eğer bilmiyorsa,
ASKİ gibi milyarlık bir kurumda kontrol elden gitmiştir.
Eğer biliyor ve sessizse,
bu sessizlik sorumluluktur.
BU İDDİALAR YA YALANDIR YA DA REZALETTİR
Başka ihtimal yok.
Yalan ise:
Çıkın, açık açık inkâr edin.
Belgelerle konuşun.
Doğruysa:
Bu şehirde kimsenin başını yastığa rahat koyma hakkı yok.
Çünkü burada konuşulan para, kişisel değil; Adanalının parasıdır.
BU ŞEHİR ‘KAPLAN’ DÜZENİNE MAHKÛM DEĞİL
Adana, ihalelerin arka odalarda paylaşıldığı,
müteahhitlerin susturulduğu,
komisyonla iş yürütülen bir şehir olmak zorunda değil.
Ve kimse şunu unutmasın: Cevap verilmeyen her iddia,
bir süre sonra doğru kabul edilir.
Artık suskunluk çözüm değil.
Ya açıklama gelecek, ya bu sorular daha da sertleşecek.